21.02.2010

Hukuk(!) Devleti

2009'dan bir haber:
2007 seçimleri öncesi Erzurum'un Olur ilçesinde giden Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bir kahvehanenin önünden geçerken vatandaşlarla tokalaşmıştı. Akdağ, kahvehanedeki Kırıkkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü öğrencisi Durmuş Şahin'e (24) de elini uzatmış, ancak Şahin, "Ben iktidar olup da vatana hizmeti dokunmayanın elini sıkmam" diyerek bakanın elini sıkmamıştı.

TOKALAŞMADIĞIM İÇİN BENİ TUTUKLATTI

Bakan Akdağ’ın şikayeti üzerine gözaltına alınan ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Şahin, 5 gün hapis yattıktan sonra avukatlarının itirazı üzerine tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Hakkında 'kamu görevlisine hakaret' suçundan 3 aydan 2 yıla kadar hapis istemi ile Olur Sulh Ceza Mahkemesi'nde dava açılan Şahin, karar duruşmasında, "Kahvede otururken Sağlık Bakanı seçim gezisi için vatandaşlarla tokalaştığını gördüm. Bu sırada benimle de tokalaşmak istedi. Ben de Bakan beyle tokalaşmak istemedim. Tokalaşmak zorunda da değildim. Tokalaşmadığım için beni tutuklattı" dedi.

Mahkeme heyeti, Durmuş Şahin'i 'kamu görevlisine alenen hakaret' suçundan TCK'nın 125'inci maddesi kapsamında 'Onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikteki' eyleminden dolayı 2 ay hapis cezasına çarptırdı. Durmuş’un hapis cezası para cezasına çevrilerek 1720 TL para cezası ödemeye mahkum edildi.
Bu da anayasamızdan:

MADDE 2. – Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder